Kabil kanı seçti,Habil aşkı
Televizyon ekranında bir doktor konuşuyordu
Bir trafik kazasında ölen ve organları babası tarafından bağışlanan bir Filistinli çocuğun kalbini,kalbi değişmesi gereken İsrailli bir çocuga nakletmişti
.
Doktorun dudaklarından şu kelimeler dökülüyordu:
Bir elimde Filistinli çocuğun,diğer elimde İsrailli çocuğun kalbi duruyordu ve ikisi de birbirinin aynısıydı.
Kalpler aynıydı
Gözler,kirpikler,parmak uçları,göğüs kafesi ve insanı ayakta tutan kemikler hep aynıydı
Çünkü bütün bunları yaratan Sanatçı tekti.Aynı tabloyu farklı renklerde ama aynı biçimde resmediyordu
Peki neydi yaratılırken aynı olan insanı daha sonra farklı kılan?
Yine insandı
yine insan
Her şey kanın ilk döküldüğü an başladı
Tabiatın içinden koparılıp alınan vahşi bir hayvanın,günün birinde kan kokusunu duyduğu anda tekrar vahşileşmesi gibi,yeryüzünde ilk cinayetin işlendiği anda insanlığın kaderine yayılan kan kokusunu duyuyor ve içindeki katili dinliyordu insan
Kabil kanı seçti,Habil aşkı
Adem ile Havvanın ilk çocuklarıydı onlar
Henüz yaratılmış olan iki insandan yaratılmışlardı
İkisinin de kalplerinin duvarı aynı dokudandı.Tıpkı bugün onlarca faklı renk,dil ve dinden milyarlarca insanın kalp duvarlarının aynı İlahi malzeme ile dokulu olması gibi
Kan ve aşk arasındaki tercih,dokusu aynı olan iki ayrı kaplten çıktı
Kabil kanı seçti,Habil aşkı
O günden sonra iki yol açıldı insanoğlunun önünde
Birisinden kan aktı,diğerinden aşk
Aşkın içinde kanın,kanın içinde aşkın aktığını gördü insanoğlu ve ikisinin de aslında birbirinden doğduğunu anladı
İyiliğin kötülüğü,kötülüğün iyiliği içinden çıkarması gibi,korkunun cesareti,cesaretin korkuyu içinde taşıması gibi taşıdılar birbirlerini
Kabil kanı seçti,Habil aşkı
İkisinin tadını da bilen İblis,harmanladı onları ve sundu her yeni doğan ruhun önüne
İsteyen istediğini seçti